YILDIZ

Yıldızlar savaşı bir başladı ki sormayın gitsin. Yıldız denince akla gelen beş tane sivri uçlu parlak şekil olsa da esas bakılması gerekenin güneşin bir yıldız olduğu gerçeğidir. Zannedersem UEFA başlattı bu işi ama nasıl uygulanacağını da yerel otoriteye bıraktı. Türkiye ne zaman profesyonel ve ülke çapında ulusal bir lige geçmiş ise o zamandan başlayarak sayılan şampiyonluklar üzerinden yıldız hesabı yaptı.

UEFA NE YAPAR?

Bazı futbol takımlarımız 1900 lü yılların başlarında kurulmaya başlandı ve ilk seneler Osmanlı’nın sonları Türkiye’nin kurtuluş savaşı yıllarına rastladığından belki de İstanbul’u işgal eden İngilizleri sahada yenebilmek en güzel hedefti kimi takımlara göre. Üç büyük takım kurulduktan sonra ortada başka da takım olmayınca önce kendi aralarında sonra bulabildikleri diğer takımlarla aralarında ligler kurup maçlar yapmışlar. Çeşitli isimler verilmiş muhtelif zamanlarda yapılmış, başka şehirlerden davet edilmiş, bölge bölge ligler kurulmuş, sonra birincileri kendi aralarında yeniden oynamış falan filan.

Ulusallık

Bu durum giderek ulusal olarak tüm ülkeye yayılınca bunu bir düzene sokup Türkiye Şampiyonluğuna çevirmek fikri ancak 1959 yılından sonra akıllarına gelmiş ve deplasmanlı ilk ulusal futbol sezonu olarak bu yıl başlangıç kabul edilmiş. Aradan 64 yıl geçmiş, bir aklıevvel takım çıkmış bu tarihten 1923 tarihine kadar (neden 1923 o da ayrı bir tartışma konusu ya) olan şampiyonlukları da yıldız hesabında sayalım diye kuyuya taş atmış. Türkiye Cumhuriyeti tarihinden daha fazla gündeme gelecek yeni bir polemiğimiz de elimizde artık. Ülkemizin kuruluşu daha çok bir imparatorluktan geçiş gibi olduğundan bazı kurumların tarihi Cumhuriyetin ilanı olan 1923 tarihinden bile eskiye denk geliyor doğal olarak.

Üç büyük kulubün de kuruluş tarihi Cumhuriyetten önce, böyle olunca konu madem ki futbol futbolun başından başlayalım dese birileri kabul görmez neden mi? çünkü yıldız hesabı kurtarmaz, Galatasaray yine en çok kupa kazanan takım olur da o yüzden. Yıldız hesabının altında bir taşla iki kuş vurmak yatıyor. Birincisi daha fazla para, ikincisi kolay yoldan prestij olarak en önde olmak kısaca Galatasaray’ı geçmek. Futbol yayın gelirlerinin futbol takımlarına paylaşımında bir kaç kriter var ve bunlardan biri geçmişte kazanılan şampiyonluklar, diğeri o sezon kazanılan puanlar ve reyting. Esas yapılması gereken bu hesaplamayı yeniden düzenlemek. Şampiyonluk sayısının dolayısıyla yıldız adedinin çarpan olarak sembolik bir rakama indirilmesi esas paranın performansa göre dağıtılması ve illa da gerekiyorsa seyirci sayısı veya kulüp yaşı gibi başka kriterle daha adaletli bir sistem kurmak.

yıldız

UEFA CUP 2000

Sembol

Formada illa da bir sembol yapılmak isteniyorsa; şampiyon olan takıma “yıldız“, Avrupadan kupa kazanan takıma “güneş” gibi farklı bir simge eklenebilir. Hatta çok istiyorlarsa futbolun başından beri yapılan tüm organizasyonlarda şampiyon olanlara farklı birer sembol belirleyelim de herkesin apoletinde neler varmış görelim. Son sözüm şudur ki; bir takımın taraftar toplaması için şampiyonluk sayısı değil karakterli sporcu ve idarecilerin sayısı esastır.

TFF

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir