TFF
Önümüzdeki günlerde ülkedeki futbolu yöneten Türkiye Futbol Federasyon başkanı seçimleri yapılacak. Geçen sene bu zamanlar yine bir seçim vardı ve mevcut başkan tek aday olarak seçime girmiş buna rağmen oy kullanabilecek delegelerin bekleneninden daha az oy alarak adına seçim dediğimiz garabet gerçekleşmişti.
Ülke futbolunun lokomotifleri büyük takımlar birbirleri ile o kadar bir rekabet içerisindeler ki gelin nötr bir başkan konusunda uzlaşalım hep birlikte herkesin istediği şekilde maçları ve futbolu yönetelim noktasında bile bir uzlaşıya varamıyorlar. Bu durum devam eden mevcut kaosun daha da derinleşeceğini, liderlik yarışının daha da sertleşeceğini, hakemlerin de kime yaranacaklarını özellikle MHK başkanı paralelinde şaşıracakları yeni bir futbol sezonu bekliyor bizi. Seçimin statüsüne tam hakim değilim ama eğer bir seçime bir kişi aday olarak giriyorsa bunun adına olsa olsa onaylama toplantısı denir.
Siyaset maalesef futbolun içerisine o kadar girmiş durumdaki takımlardan herhangi biri mevcut adayın -ki bu aday genellikle hükümetin adayı oluyor- karşısına herhangi bir alternatif getiremiyor, çünkü getirildiği takdirde ve seçilemediği durumda mevcut düzene muhalif görülecek ki bu dönemde pek mantıklı ve akılcı değil. İşte bu ikilem yüzünden gelişemiyoruz kendimizi yenileyemiyoruz farklı bir sisteme geçemiyoruz. Bir şekilde başarısız olmuş takımlar ise suçu ya sisteme ya da mevcut başkana atıp kendi camiasına şirin gözükme çabasında. Oysa mevcut başkandan memnun olmayan kaç kulüp var ise bir araya gelip ortak bir aday çıkarmak derdine düşmüyorlar. Bu biraz garip değil mi?.
Üç tane saç ayağı var futbolun yönetiminde; MHK, gelir dağılımı ve disiplin kurulu. Bunları sağlam ve dengeli oluşturursanız yapı yıkılmaz. Seçilecek ya da onaylanacak başkan bu göreve gelmeden önce her üçü için ortada bir çözüm bulup tüm kulüpler eşit mesafede olacağını deklare etmez de onun yerine kimi büyük kulüplere tavizler verip oy peşinde koşar. Neden onun ya da bunun adamı olmayı seçer?
Futbol rekabetinin en güzeli yeşil sahada olanıdır, en iyi futbolu oynayan, en güzel golleri atan, enerjisi ile taktiği ile önde olan takım kazansın. Bunu yapmak için milyon dolarların harcanması da gerekmiyor, akıl akıldan üstündür siz öyle bir takım kurarsınız ki sahada oynayan oyuncuların isimleri değil futbol bilgisi, disiplini ile tecrübeyi harman edip en iyisi olursunuz. İşte TFF başkanının amacı da bu ortamı oluşturmak eşit rekabeti sağlamak olmalıdır. Aksi durumda seçim olmayan seçimlerle o gider bu gelir ama hiç bir şey değişmez sadece kendimizi kandırırız.