KÖLELİK KALKTI MI GERÇEKTEN
Kölelik kavramı denince aklımıza ilk gelen Amerika kıtasına Afrika’dan zorla getirtilen siyahi insanların zorla çalıştırılmaları ve türlü türlü cezalar almalarıdır. Ve aslına bakarsanız bu cezalar günümüzde de maalesef devam ediyor.
Esaret Devam Ediyor
Aslında tüm dünya coğrafyasında farklı isimler ve yöntemler ile bir insanın diğer insanı kullanması hep var olmuştur. Krallıklarda, imparatorluklarda, monarşik düzende, hatta demokrasilerde bile farklı tarif ve yöntemlerle günümüze kadar gelmiştir. Hizmetkar olmak, uşak olmak, cariye olmak, birilerinin kulu olmak ya da birilerine tabii olmak hepsi özünde köleliktir.
Günümüzde ise insan emeğini, enerjisini, duygularını, parasını, yasını, yaşamını ve geleceğini ipotek altına alarak sömürü düzeni şeklinde kölelik varlığını devam ettiriyor. Şimdiki köleler tarlaların yanı sıra, fabrikalarda, işletmelerde, evlerde, araçlarda ve sokaklarda çalıştırıyorlar. Tek fark köle olduklarının farkına varamamaları. İnsan hakları evrensel beyannamesine göre herkes bu dünyayı eşit kullanım hakkına sahip. Oysa öyle mi gerçekten. Dünyanın %95 inin geliri ve gücünü toplasanız dünyayı sömüren geri kalan %5 in geliri ve gücüne yaklaşamıyor.
İlginizi çekebilir;
İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ
Güç Zehirlenmesi
Her insan yaradılış ve yaşayış olarak aynı olamaz buna bir itirazımız yok ama her insanın insanca yaşayabileceği bir ortama ihtiyacı var. Sahip olması gerekmez ama bir barınağa, kolay ulaşıma, karnını doyurmaya, temiz suyunu içmeye ve sosyal olmaya asgari düzeyde erişmesi gerekmez mi? Bırakın bu en az olmazsa olmazları, yaşayacak toprak, nefes alacak hava bırakılmıyor, yaratılan sunni problemlerle birbirlerine kırdırılıyor insanlar, iç savaşlar çıkartılıyor, din düşmanlığı, ırk düşmanlığı, cinsiyet düşmanlığı ve fikir ayrılıkları artarak devam ettiriliyor ve bunun kazananını hepimiz biliyoruz.
İnsanlık Ölmeyecek
Demokrasiler bile teoride kaldı. Çoğunluğun azınlığı ezdiği bir sistemi demokrasi diye yutturdular bize. Farklılıklar yüzünden ötekileştirildi insanlar ve asgaride gereken hizmetler bile zorla yapılıyor ya da yapılmıyor. Her sistem kendi kölesini oluşturuyor, nereye baksan oligarşi, alt var üst var, zengin var fakir var, bu düzen böyle gidemez çünkü bir toplulukta herkesin yüzü gülecek ki gülen insanlara tuhafmış gibi bakılmasın. Tüm insanların özgürce düşünebildiği ve dile getirebildiği ortamlardaki çok seslilik çözüme götüren cevapların daha kolay bulunmasını sağlar. Aksi halde hepimiz KÖLEYİZ
Bir göz atın: