Damdan düşenin halinden damdan düşen anlar demiş atalarımız. Türkçemizdeki deyimler ve atasözleri başka dillerde ne kadar miktarlarda vardır bilmem ama uzun uzun anlatılması gereken bir hadiseyi tek cümle ile anlatabilmesi bakımından eşsizler.
Özürlü Değil Engelli
Bizler bu deyimlerden çokta faydalanabiliyor muyuz derseniz orası da şüphe götürmez. Bugün engelliler günü ve en baştan söyleyeyim engelli olmanın nasıl bir şey olduğu hakkında empati yapmadığımızdan tamamen engelliyiz bu konuda. Atalarımız boşuna dememişler “Damdan düşenin halinden damdan düşen anlar” diye, eğer sizde bir gün engelli olursanız ki yaşadığımız ortam açısından bu şans diğer gelişmiş ülkelerine göre daha yüksek. Şimdiden düşünmeye başlayın derim.
İlginizi çekebilir;
Bütün kurallar ve düzen her zaman sağlıklı insanlar için düşünülmüş, ne zaman ki popülasyon ve şehirleşme ile engelli üreten riskler de artmış. Bu konuda talepler ve şikayetlerde artmaya başlayınca mevzuat olarak 2005 yılında Engelliler Hakkında Kanun yayınlanmış. Yayınlanmış ama uygulamaya dönük bazı maddeleri 8 yıla kadar uzatılmış. Çünkü çıkarılan kanunun uygulamasına dönük çalışma yok, altyapı zaten yok ve çareyi uzatmakta bulmuşlar ama yine de süreler dolmasına rağmen kanun her şeyi ile uygulanamıyor maalesef.
Engelliler hakkında kanun çıkmadan önce ise kimsenin bilmediği 1991 yılında yayımlanan bir TSE standardı mevcutmuş ve sadece engellilerin ikamet edeceği binalar hakkında imiş. 2011 yılında revize edilerek engelliler ve hareket kıstılılığı bulunan kişilere yönelik isim verilerek yürülüğe girmiş ve halen de yürürlükte.
TS9111 Nedir Ki?
İster belediyede çalışsın ister özel sektörde TS9111 tüm mimar ve mühendislerin yanından ayırmamaları gereken bir standart ve kurallar manzumesi. Türkiye’deki tüm mimar ve mühendisler arasında bir anket yapsak ve sadece TS9111 nedir deseniz üzülerek söylüyorum %15-20 rakamları büyük bir başarı olur. Bu kadar az bilinirse engeller de bir o kadar çok çıkar karşımıza.
Bu yazıyı yazdığım zaman yönetmeliklerdeki engelliler hakkında yapılması gereken ve hala görünmeyen detaylar var ki sadece bir örnek vermek isterim; Bina girişlerinde yapılan rampalar mevcut, mutlaka rastlamışsınızdır, çocuklar kaydırak olarak kullanıyorlar. İşte o rampalar engelliler için yapılıyor güya, trajikomik bir vakadır güzide ülkemizde. Sakın ha sakın bırakın engellilerin kullanmalarını sağlam insanlar kullanmamalı o rampaları. Bu daha binanın girişi daha içeri giremedik ki rahat hareket imkanımız olsun.
Bu konuda çok fazla söz var söylenecek ama biliyorum ki DAMDAN DÜŞMEDEN anlamayacağız ama hiç olmazsa biraz EMPATİ hemen şimdi.
+ There are no comments
Add yours