METİN OKTAY
Bir Galatasaraylı olarak Metin Oktay’ı yazmak hiç kolay değil. Onu hangi kelimelerle anlatılabileceğine karar vermek çok zor. Hani her kulüp için bir tane efsane isim seçin deseler, ve yüz tane Galatasaray taraftarına sorsalar doksandokuzu için o isim kesinlikle Metin Oktay olur.
Onun Ruhu var
Onu seçmek için onun oynadığı zamanı görmek veya onun futbolunu izlemek de gerekmez. O tarihe altın harflerle yazılmıştır bir kere, nesilden nesile, yerli ya da yabancı farketmeden oyuncudan oyuncuya aktarılan Metin Oktay ruhu yaşamaya devam ediyor. Ben bu ruhu 80’li yıllarda Fatih Terim’de Prekazi’de, Tugay’da, Simoviç’te, 90’lı yıllarda Taffarel’de, Hagi’de, Popescu’da, 2000’li yıllarda Hagi’de, Mondragon’da, Bülent Korkmaz’da, Hakan Şükür’de, Harry Kewell’da 2010’lu yıllarda Milan Baroş’ta, Tomas Ujfalusi’de, Johan Elmander’de, Wesley Sneijder’de, Didier Drogba’da, Selçuk İnana’da, Fernando Muslera’da gördüm.
Özellikle Galatasaray’a gelen yabancı oyuncuların futbol takımına katkısının yanında kulübün tarihi benimsemiş ve bazı şeylerin farkında olmaları gerçekten takdire şayan. Ben bunu Türk Telekom Arena stadında bir lig maçında sadece bir kaç metre önümde canlı canlı izleyerek yaşayanlardanım. Didier Drogba henüz maçın başlarında iki gol birden atmıştı ve gollerden birini de tam benim bulunduğum en alt sıra tribününün önünde sağ elini kalbinin üstüne götürüp öylesine onurlu ve dimdik durmuştu ki, kültür şoku ve sevinci bir arada yaşatmıştı bize. Metin Oktay selamı ne zamandan beri yapılıyordu tam bilmiyorum ama sanırım benim ilk fark etmem Drogba ile olmuştu. Eski resimlere bakınca Hagi’nin de aynı selamı yaptığını şimdi daha iyi anlıyorum. Bunu bir yabancı oyuncudan görmek belki de hiç beklemediğim bir şeydi. Ama şurası çok enterasandır ki bu selamı oyunculara kulüp tarihini anlatırken göstermişlerse de hiç bir futbolcunun içinden gelmeden bu selamı taraftara yapacağını sanmıyorum.
Sadece Oyuncu Mu?
O yüzden bir diğer Galatasaray efsanesi Gündüz Kılıç’ın dediği gibi; ” Galatasaray bir his takımıdır” ve kulüp olarak benimsenerek Florya’da futbol akademisinin duvarına yazılan “Sizi buraya getiren futbol yeteneklerinizdir ama burada kalmanızı sağlayacak olan şey karakterinizdir” sözü kim söylemiş ise tüm kulüplerin mottosu olacak güzellikledir.
Metin Oktay ise İzmirspor’dan Galatasaray’a transferi sırasında “Bizi sevenleri üzmeyelim” diyerek seçimini taraftardan yana yapmış ve bir çok ünlü yabancı futbolcuda olduğu gibi çok popüler olmanın yükünü çekmiş ve hatta hayatını konu alan “Taçsız Kral” isimli sinema filminde de oynamıştır.
Kariyeri boyunca gol krallıkları ve fırtınalı bir hayatı olan Metin Oktay her zaman Taçsız Kral olarak siyah beyaz eski görüntülerden gördüğümüz kadarıyla, fileleri yırtacak kadar hızlı çekebildiği şutları ve kulübe olan bağlılığı ile Galatasaray’ın daha uzun yıllar rakipsiz efsanesi olmaya devam edecektir.