5846 FİKRİ MÜLKİYET
Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu, numarası 5846. Bu kanunun adını duyunca aklımıza ilk gelenler kitap, müzik ve sinema. Yıllardır korsan yayıncılık ile mücadele ederiz ve bir tık da yol anlamayız. Oysa bu kanunun yayım tarihi sanılanın aksine o kadar da yeni değil 1951.
O yıllarda yeterince matbaa, stüdyo ve benzeri kopya yapılacak yerlerin çok olmadığını da düşünürsek, tam zamanında ve gelecek yıllara tedbir olarak iyi planlanmış bir kanun olduğunu söyleyebiliriz. Kaçak kitap basmak için eminim ki çok pahalı olan baskı makinesi almak pek akılcı olmadığından zaten sayıları belli olan basımevlerinden başka seçenek kalmıyordu. Emniyet belli aralıklarla malum yerlerde denetleme yapsa illaki izinsiz faaliyete rast gelebilirlerdi.
Ödül Sistemi
Bu kanuna göz atarken bir maddesi dikkatimi çekti; ikramiye, evet yanlış okumadınız, aynen şöyle yazıyor 12. Ek maddesinde, “Bu Kanunun 81 inci maddesine aykırı olarak çoğaltılan nüsha ve yayınların yakalanması halinde, bu Kanun hükümleri ve ilgili diğer mevzuat hükümleri çerçevesinde suça konu olan materyalleri yakalama işlemine fiilen katılan, önleme, izleme ve soruşturmakla görevli olan denetim komisyonu başkan ve üyelerinden kamu görevlisi olanlara ikramiye ödenir.
Bir denetim faaliyeti çerçevesinde yapılan el koymalar neticesinde denetim komisyonu başkan ve üyelerine verilebilecek ikramiyenin toplam tutarı, ellibin gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarı geçemez. İkramiye tutarı ilgililere eşit olarak paylaştırılır. Bir kişiye ödenecek ikramiyenin yıllık toplam tutarı kırkbin gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarı geçemez.
Ödenecek ikramiyenin yüzde ellisi, nüsha ve yayınlar sahipsiz yakalanmışsa mahkemesince verilecek olan müsadere kararını, sahipli yakalanmış ise kamu davası açılmasını, kalan yüzde ellisi ise müsadereye veya mahkûmiyete ilişkin hükmün kesinleşmesini takip eden bir ay içinde Bakanlık bütçesinin ilgili tertibinden ödenir.” Yani korsan yayın yakalayanlara yine aynı maddedeki tarife göre hesaplanan ikramiye ödeniyormuş.
Fikir sanat eserlerinin sahipliği yaratıcısının vefat etmesi halinde sonra ermiyor, kanunda yazan vasisi varsa ölüm sonrası için 70 yıl daha devam ediyor. Yani ortalama bir insan ömrü kadar daha sahiplik devam ettirilmiş.
Eser Proje
Bu kanun içerisine mühendislik ve mimarlık hizmetlerinin de girmesini sağlayan bir bölüm var. Bu kanunun tabi olduğu eserler tarif edilirken her nevi projenin de sanat eseri sayılması işi biraz tuhaflaştırıyor. Mimari bir tasarımın özgün fikir ifade etmesi ve sanat eseri sayılması tabi ki doğal ve normal. Ancak beton ve çeliğin standart olarak kullanıldığı statik çözümler ile diğer tesisat projelerinin sanat eseri sayılması tartışmaya açık duruyor. Üstelik son yönetmelikte buna ilişkin eser sözleşmesi şartı mahkemece durduruldu ve anlaşmazlıkların nasıl çözüleceği belirsiz durumda.