SOLAK OLMAK
Bazı yerlerde “solak olmak” diye bir deyim var. Çünkü solaklık bir çeşit terslik, zıtlık veya inatçı olmak gibi düşünülüyor. Solak olmak konusunda bilimin tam bir cevabı yok aslında, genler, hamilelikteki sekizinci hafta, yetiştirme tarzı, beyin ve belki de hepsinden birden etkili.
Tek – Çift
Toplumdaki ön yargılar ve hurafeler o kadar etkili ki bazı şeylerin değişmesi çok zaman alıyor. Vücudumuzun bütün organları çift yaratılmamış olduğundan sağ taraf ile sol taraf bire bir aynı değil. Bu bilimsel bir gerçek. Bu çift olmayan organlarımızın şekil ve görevleri de zaman zaman kendi içinde farklı, beyin gibi kalp gibi. Ama her ne olursa olsun insan en ideal şekilde yaratılmıştır. Dünya gibi, uzay gibi incelemesi ve keşfedilmesi gereken bir derya denizdir.
Yok Gibi
Genel olarak tüm insanların %14 ü solak, %1 i hem sol hem de sağ, geri kalanı da sağlak olarak hayatlarında devam ediyor. Ama gelin görün ki Dünya’daki pek çok ürün, alet, cihaz, tek kişilik eğitim sandalyelerine kadar pek çok şey sağlaklar için üretilmiş durumda. Solak olmak daha doğuştan problemli olmaya başlıyor, bir kere azınlık durumundasınız, her ürün kullanımınıza uygun olmayabiliyor ve bir kısım insanın size karşı farklı bakışı var. Siz solak olsanız nasıl hissederdiniz?
Efsane Solaklar
Oysa bazı durumlarda örneğin spor dallarında solak olmak çoğu zaman az bulunduğu için kıymetli, rakibe ters geldiği için avantajlı ve daha özel yetenekli olarak da kabul görüyor. Bu konuda en önemli örnek ise Rafael Nadal, normal hayatına sağlak olmasına rağmen, rakiplerine karşı avantajlı olmak için teniste sol elini kullanmayı seçmiş ve uzun süre buna çalışarak Dünya’nın sayılı önemli oyuncularından birisi olmuştur. Ayrıca futbolun Dünya efsanesi olmuş Pele, Maradona, Messi, Hagi gibi oyuncular da solaktır. Sadece solak olmaları yüzünden oyun içindeki avantajı mı, yoksa psikoloji ve oyun zekasını da mı kullanmışlar bilmiyoruz ama çok özel oldukları kesin.
Günümüzde sol eli kullanmak ile sağ eli kullanmak arasında bir ayrımı en azından benim çevremde görmüyorum. Her kişilik yaratılışı gereği tıpkı parmak izi gibi tekdir. Hangi elini ya da ayağını kullanırsa kullansın, önemli olan ne yaptığı ve ne ürettiğidir. Sağ ve sol ayrımı her anlamda gereksiz ve insanları dışlamaktan öte bir anlamı olmayan eski bir inanıştır.
