1/5000
1/5000 ifadesi bir matematik işlemi gibi görünse de aslında bir plan adı. Nazım İmar Planı’nın yönetmelikteki tanımı: “Mevcut ise çevre düzeni planının genel ilke, hedef ve kararlarına uygun olarak, arazi parçalarının genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, çeşitli kentsel ve kırsal yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, kentsel, sosyal ve teknik altyapı alanlarını, ulaşım sistemlerini göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere, varsa kadastral durumu işlenmiş olarak 1/5000 ölçekte, büyükşehir belediyelerinde 1/5000 ile 1/25.000 arasındaki her ölçekte, onaylı halihazır haritalar üzerine, plan notları ve ayrıntılı raporuyla bir bütün olarak hazırlanan planı” şeklinde yapılmış. Aslında şehrin planlamasına ilk adım denilebilir ki Çevre Düzeni Planına uygun yapılıp Uygulama İmar Planına altlık teşkil etsin diye yapılıyor.

Askı Şart
Yine yönetmeliğe göre bu ölçekte yapılan düzenlemeler sonrasında 1 ay askıda kalan plana herkesin ulaşması için süre verilmiş olur. özellikle arsası, evi, bağı, bahçesi olan pek çok kişi bu süreci takip eder ve itiraz etme hakkı vardır. Planma işi benim branşım değil ama yaşanan örneklere bakınca hemen hemen pek çok itiraz yapılaşma hakları ile alakalıdır. Siz hiç yollar veya altyapı için itiraz eden bir talep gördünüz mü? Ulaşım Ana Planı nasıl yapılmıştır? Toplu taşıma türleri, motorsiklet ve bisiklet yolları, trafik akışı, ticari yük koridoru, nüfusa göre ileride doğabilecek demiryolu, tramvay veya havayolu gibi ihtiyaçların gelecek 50 yıl veya fazlası için düşünülüp düşünülmediği gibi bir şehrin sağlıklı büyümesinin ana kriterleri kimsenin umrunda mı?
Varsa yoksa benim arsama kaç katlı ev yapabileceğim, oturum alanı ve emsal! Oysa bir evin yolu, otoparkı, elektriği, suyu, bahçesi, toplu ulaşıma uygunluğu etrafındaki hizmet alanları en az o ev kadar önemli değil mi sizce? Düşünsenize çok lüks bir müstakil eve sahipsiniz ama zırt pırt sularınız kesiliyor, yolunuz toprak yol, kanalizasyonu yok elektrik kesintileri var. Şehirde yeterli hastane yok! Olsa bile hekim yok! Ontodontist haftanın belli günlerinde İstanbul’dan geliyor, bazı oprasyonlar için Edirne veya Tekirdağ’a gitmek zorundasınız. Tek ulaşım şekliniz var karayolu, olan demiryolu bile bahçeye çevriliyor, küçük bir havalimanının adı bile geçmiyor.

İşte bu ahval ve şartlar altında 1/5000 planımız askından indi diye sevineceğiz hepimiz. Ama sizce bu şehir sağlıklı ve mutlu insanlar şehri olabilecek kadar güzel mi planlanıyor? Ülkedeki hangi şehrimiz örnek alınabilecek kadar ideal planlanmış? Oysa planlamaya çalıştığımız nüfus herhangi bir büyükşehir belediyesinin bir veya iki mahallesinin nüfusu kadar! Üstelik coğrafyası da yatay mimariye o kadar da uygun olmasına rağmen!
Haydi şimdi sıra geldi 1/1000 planlarına!!














