GALATASARAY 2- 0 ADANADEMİRSPOR
Beklenmedik Konya mağlubiyeti sonrası belki de ondan daha sert bir rakip olan Adanademirspor maçı başlamadan önce herkes aynı hisleri taşıyordu. Çok zor bir maç olacak takım kendini toparlamış mıdır yoksa yine puan mı kaybedeceğiz? İlk yarı sona erdiğinde evet bu takımı ve bu hakemleri zor yeneceğiz dedik. MHK denilen kurumun başına kimi getirirsen hakemlerin maç yönetimleri ona göre şekilleniyor. Ama bu düzeni değiştirmediğimiz sürece Merkez Hakem Kurulunun başına hangi LALE’Yİ getirirseniz getirin problem bitmeyecek. Yıllar önce İtalya’da “Temiz eller” ismi verilen bir dönem yaşanmıştı; ülke genelinde yozlaşma o kadar ileri boyuttaydı ki artık yeter demek zorunda kalmışlardı ve ülke siyaseti kabuk değiştirmiş hiç kimseye acımamışlardı. Bir ülkede siyasetin yozlaşmış olması elbetteki diğer benzer yapılara da etki edecekti, ülkenin en büyük takımlarında Juventus küme düşürülecek kadar bu yolsuzluğun içindeydi. Benzer kokular malesef ki bizim ligimizden de geliyor. Sportif olarak iyi bir kadro ve iyi bir yönetim ile kurulmuş Galatasaray takımını sahada yenemeyince masada yenebilmenin yollarını arıyorlar. Düşünsenize yayın ihalesini almış uluslararası bir markanın maçlardaki hakem kararlarını değerlendiren programına telefon etme ve görüntü gönderme gibi yollarla alanen müdahil olabilen, üstelik bunu yaptığını da kendi açıklamasıyla ititraf eden bir MHK başkanımız var. Tarafsız ve % 100 adaletli olması gereken bir kurumun başındaki kişinin böyle olmadığı ortaya çıkıyor ama ne hikmetse hala da o koltukta oturmaya devam edebiliyor. Burası Türkiye burada her şey beklenir zihniyetinin getirdiği nokta budur. TFF seçimleri ile birlikte yönetim kurulu, ceza kurulları ve tahkim kurullarında bulunan kişilerin nasıl seçildiğine aslında kime neden hizmet etmek için orada olduklarına bakınca yozlaşmanın kaynağını da görürsünüz. Bırakın takım menfaatlerini ülkenin futboluna ve tüm spor ahlak değerlerine karşı atılmış bir leke karşısında bile kılını kıpırdatmayacak kadar basiretsizlik içerisinde bir kurul var daha kötü ne olabilir?
Galatasaray başarı skalasını yukarı çekip arayı açmaya çalıştıkça kötülük te o kadar artıyor. Bu durum belki de yıllardır yaşanıyor ama ilk defa bu kadar su yüzüne çıktı. Biraz tarafsız bakabilenler hakem kararlarının son bir kaç yıldan beri Galatasaray lehine hata yapmamak üzerine titiz oldukları kadar aleyhimize yapılan onlarca galiz hata yapmaktan da çekinmediklerini göreceklerdir. Biz buna rağmen son dakikaya kadar savaşarak etimizle tırnağımızla puanlar toplamaya çalışıp ayakya kalmaya devam ediyoruz. Dünkü maçta da üst üste üçüncü kez kritik bir hakem hatası yaşandı ve artık yeter denilecek noktaya geldik. Yönetim, futbolcu, taraftar ve teknik heyet ligin sonuna yaklaşılan bu dönem içerisinde eskisinden daha fazla birlik ve beraberlik ile üstesinden geleceğiz. Bizi saha dışarısına çekmeye çalışan masa oyunlarında mahir oldukları tecillenmiş diğerlerinin oyununa gelmeyeceğiz. Deprem sonrası oluşan ve iki takımın ligden çekilmesi ile sonuçlanan durumdan bile kendilerine paye çıkarma peşinde olan sahada kaybedilmiş puanları geri isteyebilecek kadar yüzsüz bir yönetime sahip olmadığımız için çok şanslıyız. İşte bu yüzden iyi ki GALATASARAYLIYIZ.