YEMEN
İsrail – Filistin savaşı başladığında bunun bir dram olduğunu pek çok insan ve devlet dile getirmiş, bir tarafta düzenli ordu, her türlü bomba, hava savunma sistemi, tank, top, tüfek ne varsa, diğer tarafta ise yüzlerini kapatan, gerilla taktikleri ile kendi halkının arasında ölümüne savaşırken kendileri ile birlikte pek çok sivil ve çocuğun ölümüne sebep olan bir oluşum. Ve bunların arasına giren yeni bir aktör Yemen.
Dünya her dönüşünde sürekli değişiyor ama içerisinde barındırdığı insanoğlu o kadar da hızlı değişmiyor. İnsan düşünmeden edemiyor bizim genlerimizde mi var bu kadar acımasızlık, bu kadar vahşet, bu kadar cinayet, bu kadar eziyet. Kaç bin yıldır insanlar birbirlerini öldürüyor ve modern çağın içinde olmamız bile buna engel olamıyor. Yemen son on yıldır bir iç savaş yaşıyor, Kuzey ve Güney olarak tıpkı Kore gibi ayrı iken birleşmiş tek ülke olmuş ama belli ki tek millet olamamış durumda. Daha bir kaç sene öncesine kadar o kadar çok sivil zaiyat verilmiş ki bunun bir soykırım olduğunun bile konuşulduğu, nüfusun %85 inin yardıma muhtaç ve dünyanın en düşük insanlık indeksine sahip ülkesi Yemen.
Ayranı Yok İçmeye…
Bu Yemen her nasıl oldu ise birden İsrail ve onu destekleyen ülkelere savaş açabiliyor. Önce Kızıldeniz ve civarında sivil nakliye gemilerine ve askeri gemilere saldırıp apaçık bir şekilde savaşa dahil oluyor. Sosyal medya paylaşımları ile çeşitli silah sistemleri, füzeler, drone teknolojileri gibi unsurlarla karşı tarafı tehdit ediyorlar. Bu duruma benim aklım ermiyor. Bu kadar açık ve sefalet içerisinde nasıl olur da askeri olarak bu kadar yatırım yapılmış olabilir. Tabii ki akla ilk gelen İran ve Rusya’nın o kanattan cephe açması ve bu silahları onların tedarik etmesi durumu.
Bir zamanlar Osmanlı himayesinde iken, Yemen kahvesi ve Yemen çölleri ile ünlü bir Arap aşireti, günün sonunda kendi halkına bile acımamış ise kendinden olmayan diğer insanları mı düşünecek! O bölgeyi silahla güçle kontrol eden bir grup azınlığın başka devletlerin güdümünde olması ve halkının düşünmemesi çok doğal değil mi tıpkı Hamas gibi.
Ortadoğu gibi İslamiyet’in doğduğu ve adının barış anlamına geldiği bir dinin bulunduğu bölgenin, 3. Dünya Savaşına doğru adım adım gidilmesini adeta teşvik etmesi bu dine yakışmıyor. Ortada büyük bir yanlış var.
