Futbola verilen garip bir aradan sonra yeni bir lig maçı olan Galatasaray – Konyaspor maçıyla futbola döneceğiz inşallah. TFF’nin eline yüzüne bulaştırdığı süper kupa maçı yüzünden gündem bir anda yine değiştirildi. Bütün bu olanlar ile belki de Ali Koç’un son televizyon programı bu algının son perdesini yaşadık. Geçen hafta Suudi Arabistan ile yaşananlar o kadar saçma ve bilgi kirliliği ile kamuoyuna yansıtıldı ki bu işin başında ortaklıklarla beraber hatta içinde olanlar sanki hiç bir şey olmamış gibi görevlerine devam ediyorlar. Bu dediklerim hem FB tarafı hem de TFF tarafı için de geçerlidir. Bir kere şunun tespitini yapalım ki TFF yönetimi bir süredir seçim ile başa gelmiyor. Hükümetin belirlediği kişi seçime tek başına giriyor ve komedi tiyatrosu gibi oylama yapılıyor. Bu oylamanın asıl amacı ise atanan adayı kimin kabul edip etmediğini tespit edebilmek. Futbolun değeri, kalitesi, sporcular, taraftarlar kimsenin umrunda değil. Maalesef ve üzülerek söylemek gerekir ki ülkenin hemen hemen her organında ve toplumda yaşanan güven bunalımı, ahlaksızlık, yozlaşma futbolda da yaşanmakta. Bu toplum ve bu düzen nasıl bu hale geldi ise yine aynı toplum olarak bizler ömrümüz yettiğince yeniden en insani ve adil bir yaşamın peşinde koşmaktan vazgeçmeyeceğiz.
Futbola dönersek bu akşam uzun zamandır ilk kez İcardi, Torreria ve Boey gibi takımın iskelet parçalarından yoksun bir onbir ile sahaya çıkacak olan Okan Hoca çok ciddi bir Teknik Direktörlük sınavı verecek. Bu arada takımın kadrosundan da çürük elmaların temzilenmesi için son şanslar da verilmiş olacak. Son bir kaç maçtır İcardi’nin ayak sakatlığı bizi eksik bırakıyordu ama bu sefer rakipler kafa göz dalınca elmacı kemiğinin kaynaması ve tekrar %100 oyunununa dönmesi zaman alacak. Torreria ve boey de kart cezalısı olarak oynayamayacak olunca rakip kim olursa olsun Galatasaray maçını gündem olabilmek ve reklam yapmak adına hedef maçı olarak seçeceklerdir. Umarım ki Arabistan yolculuğu ile verilen ara ve futbol dışı yaşananlar yüzünden uyur gezer bir oyun oynamayız. maça ilk dakikadan sona dakikasına kadar asılmamız ve kaç gol atabilirsek o kadar atabilmeye devam etmemiz gerekir. Tabi bu arada kontra ters bir gol de yememeliyiz. Evet uzun zamandır futbol ortamı kirli ve puslu, bunu bilip biz kendi işimize bakalım ve sonuna kadar bırakmayalım çünkü GALATASARAY pes etmez.
Maçtan Sonra;
GALATASARAY 3-0 KONYASPOR
Maç beklendiği gibi bir kadroda beklendiği gibi bir oyun anlayışıyla ve beklendiği gibi bir Anadolu takımı dizilişye başladı. Galatasaraya karşı oynayan takımların motivasyonu neredeyse şampiyonluk finali oynarmışcasına sert, dikkatli ve 0-0 oyununu tutmak üzerine. Bu düzen nedense diğer takımlara karşı olmuyor, serbest ve hata yapmaya müsait bir oyunu bilerek ve isteyerek oynuyorlar. Futboldan az buçuk anlayan birisi bu ne niyetle yaptıklarını anlıyor ve biliyor. Ama bir çok etik ve dürüst basın mensubu (ki basın demek de ne kadar doğru bu insanlara tartışılır) 4. maymunu oynuyor. Malik bilmezse Halik bilir derler ya tam da ona benzer bir durum. Kim haklı kim değil adalet gün gelir hesap ödetir. Mevcut kadro ve elimizdeki oyuncularla gücümüzün sonuna kadar oynayacağız, direneceğiz ve asla vaz geçmeyeceğiz. Çünkü biz GALATASARAY’IZ.
+ There are no comments
Add yours