Kendi işimizi kendimizin bitirmesi için bir adım kaldı. Önümüzdeki maçı deplasmanda Ankaragücü ile oynuyoruz ve biz kendi ayağımıza basmadığımız sürece yenemeyeceğimiz takım yok. Son zamanlarda özellikle ilk golü bulduktan sonra 1-0 skoru oynamak gibi bir derdimiz var. Bunu oyuncular mı yapıyor yoksa hoca mı kestirmek mümkün değil. Basın toplantısında olsam bunu doğrudan hocaya sorardım. Karşındaki rakip kim olursa olsun futbolda top yuvarlaktır ve bu boşuna söylenmemiştir. Üstelik rakipler ilk golü tamamen savunma yaparken yemiş oluyorlar ve biz bir gol için daha yüklenir isek ya sahalarından çıkamayacak oyun bizim elimizde olacak ya da çıkmak istediklerinde defans açık verecek. Ama bunların hiç biri olmuyor, topu çevirip zaman geçiriyor hatta zaman zaman top yapmalarına izin veriyoruz. Bu durum özellikle bu maçta çok sırıttı, gol beklentisi çok düştü, şut sayısı, rakip ceza sahasına girme gibi bazı üstün özelliklerimiz sahaya yansımadı. Tamam 3 puanı cebimize koyduk son iki maç için büyük bir avantajı da cebimize koyduk ama bir taraftar olarak sürekli gol atan ve rüzgar gibi bir takım istiyoruz galiba.
İSTANBULSPOR 0 – 2 GALATASARAY
Biz taraftar olarak bunu istiyorsak bir sebebi var; Icardi. Girdiği pozisyonlar ve oynadığı oyun ile hepimizi mest eden, attığı goller ile takımı sırtlayan böyle bir oyuncuya sahip olmak bize bunu istetiyor. Okan Hoca ise eminim ki taraftar gibi istiyor ama elindeki kadro ile sürekli aynı oyunu oynayamayacağını bildiği için daha kontrollü oynamayı seçiyor. Okan hocanın haklılığını kupa ile taçlandırmak için bir maçı daha kaldı. Hakemler sezon başından itibaren maçları ortada yönetip herkese eşit davranmış olsalar ligi biz bitirmiş olurduk. Oysa her seferinde daha kötüye giden bir yönetim anlayışı, ayyuka çıkan hakem hataları, MHK başkanının türlü türlü skandalları futbolu futbol olmaktan çıkardı. Bu maçta sırf Galatasaray’ın lehine olacak diye rakip oyuncuya kart çıkarmaya çekinen, avantajı oynatıp yine sarı kart gerektiren faul yerine iki pozisyon önceki ofsayta dönen rezil bir hakem yönetimi vardı sahada. İlk yarının son pozisyonu ise tüm sezonun özeti gibiydi, VAR güya kontrol etti ama herkes gördü ki bariz ve galiz bir kırmızı kart bilerek ve isteyerek gösterilmedi. Maçın skoru kimseyi aldatmasın ama matematiksel olarak garantilemeden bu çirkin zihniyet hâlâ tepemizde. Bu kötülük o kadar organize ki her şampiyonluk bir öncekinden daha zor kazanılıyor. Şampiyon olmak ne kadar değerli ise ona ulaşmak için yapılanlar da o kadar çirkefleşiyor. Ama futbol sahada oynanıyor ve ne yapılırsa yapılsın iyi oyunculara ve iyi oyuna sahip takım topu gol yaptığı sürece kazanan olmaya devam edecek. Yaşasın GALATASARAY.
+ There are no comments
Add yours