Basketbol sezonunun başlama tarihi de yaklaşıyor, hazırlık maçlarını izleyince ortada bir sürü soru işaretleri beliriyor. Baştan söylemeliyim ki hakem masasını şeffaf bir koruyucu ile korumak güzel fikir ama ya sahadakileri nasıl koruyacağız.
Voleybolda rakip ile arada hiç olmazsa bir file var, aklıma gelmişken fileyi de şeffaf plastik ile kapatsak mı acaba. Ama basketbol kafa kafaya, gövde teması ve aşırı terleme ile oyuncular neredeyse birbirlerinin içine düşecekler. Oyunun doğasında bu var da eğer sahada bir virüslü oyuncunun oynaması gözden kaçarsa geçmiş olsun. Üstelik kadroda zaten kısıtlı yabancı var ve toplam sayı o kadar derin de değil. Takımların oyuncu eksilmelerine karşı rezerv oyuncu bulundurmaları şart. Böyle olunca yüksek bütçeli takımlar kadroları buna göre geniş tutma kabiliyetine sahipken, düşük bütçelilerin vay haline…
Her ne kadar amatör branş filan diye söylense de aslında öyle değil… bu tepedeki bir kaç yüksek bütçeli takım lige bir kaç adım önde başlıyor… ve bunun bahanesini de hemen söylüyorlar.. Euroleague… tamam madem ki yeni statüsü ile fazla maç yapılıyor orada ve rekabet gücü gerekiyor onun için de çözüm var… Türkiye ligi için bütçe limiti belirler bizim süper federasyonumuz, herkes bu bütçeye giren oyuncular ile kadro oluşturur… bütçeyi aşan oyuncular Avrupa maçlarında istedikleri gibi oynarlar… böylece eşitlik ilkesi korunmuş olur… her hafta bütçe değerine erişen farklı takımlar kurulabilir rotasyon da olur… zaten yakında covid-19 olacak oyuncular en iyimser 3 hafta oynayamazlar…
Böyle adil olmayan bir düzen yıllardır devam ediyor… ekstra mucizeler olmaz ise şampiyon olabilecek takımlar kağıt üstünde belli oluyorlar… diğerleri onlara eşlik ediyor ve playoff turunda en iyisi ikinci turda yakalanıyor… kurallar sadece oyun içerisinde değil oyun başlamadan da herkese eşit olmalıdır… SPORUN RUHU BUDUR.. yapılan eğer spor ise… bu anlattıklarım tabii ki diğer spor branşlarına da uygulanabilir… uygulanmalıdır da…
+ There are no comments
Add yours