EURO 2024 SON 8
Eğri oturup doğru konuşalım maçın geneline ve oyun istatistiklerine baktığımızda net golleri kaçıran daha çok oynayan takım Avusturya idi ama şans melekleri bizim yanımızda olduğundan turu ancak geçebildik. Bu sefer 4-6-0 ile oyuna başlayıp önce geçtikten sonra 5-5-0 ile devam ederek antrenörlük tarihine geçen bir Montella izliyoruz. Üstelik maç boyunca toplam 3 tane isabetli şutun iki tanesi kornerden ve son dakikalarda da Barış Alper’in kaleciye takılan şutu. Yani kendinden başka hiç kimsenin anlam veremediği santforsuz oyunda sadece duran toplarda stoperlerin kafasından gol bulmayı beklemek nasıl bir oyun anlayışıdır. Takımın özellikle ikinci yarında yağmurun da sahayı ağırlaştırmasıyla birlikte iyice yorulan takıma kenardan takviye yapmayı bile beceremeyen Montella bu takımın başında olmayı gerçekten hak etmiyor. Euro 2024 son 8 takımınından birisi olduk ama hocaya rağmen.
Bir çok kişi diyecek ki “Önemli olan turu geçmek oyunun önemi yok” ama bu tür bir oyun anlayışı ile sürekli başarı nasıl bekleyeceksin, her maçta dualarla ve bir iki oyuncunun ekstra performansıyla hiç bir yere gidilmez. Futbol takım oyunundur ve takımın her yeri kendi görevini yapmalıdır. Teknik direktörün işi deneme yapmak değildir. Hele ki eski takımından oyuncu almak hiç değildir. Ülkenin her seviye liginden her mevkinin en formda oyuncusunu bulmak ve uyumlu bir onbir çıkartmaktır görevi. Maçın kare ası; çok gününde olan kaleci Mert Günok, iki korner golü bulan Melih Demiral, hep sağlam kalan Kaan Ayhan ve ikinci yarıda önde basmasıyla Ferdi Kadıoğlu’dur. Maç içerisinde öyle bazı pozisyonlar oldu ki yine saçma sapan tercihler yüzünden saç baş yoldurdular. Arda Güler sağ ayağı ile Barışı çok rahat kaçırabilecek iken vermemesi, Barış Alperin sağ kanattan inip santfor noktasına al da at diye bıraktığı topa en yakın oyuncumuzun 30 metre mesafede oluşu ve yine Barış’ın 3 e 2 hucumda assist yapmak yerine dağlara taşlara vurması. Bizim oyuncular hala profesyonel kafaya sahip olamayıp duygusal zeka ile oynamaya çalışıyorlar. O yüzden kalıcı bir başarı seviyemiz olmuyor zaman zaman şansının da yardımıyla gelen başarılar, şans da yanımızda olmayınca başarısızlığa dönüveriyor.
Bir Var Bir Yok
Tıpkı 2008 Avrupa Şampiyonasında son dakikalarda kazandığımız ama şansımızın da yanında olduğunu görmezden geldiğimiz o zamandan bu zamana 16 yıl elde avuçta bir şey olmadığını fark etmediğimiz gibi. Ben elbette ki takımın tur atlamasında çok mutlu oldum ama 2-1 den sonra tamamen panik halde savunma yapıp pozisyon veren amatör bir takıma sahip olmayı istemiyorum. Genç ve yetenekli oyuncularımıza deneyimli ve taktisyen bir hoca bulabilirsek eminim ki her şey çok daha güzel olacak.
