İNTERNETTEN ÖNCE
Hepimiz biliyoruz ki, teknoloji hayatımızı köklü bir şekilde değiştirdi. Ama bir düşünün, internetten önce ve mobil telefonlar olmadan hayat nasıldı? İşte, o günlere nostaljik bir yolculuk yapalım!
İletişim Yöntemleri
Mobil telefonlar ve internet yokken, iletişim kurmanın yolları oldukça farklıydı. İnsanlar, mektuplaşarak ya da sabit telefonlarla haberleşiyordu. Telefon için PTT veya kontörlü telefon bulmanız gerekiyordu. Mektuplar, bazen günlerce, haftalarca beklenirdi. Düşünsenize, birine bir şey söylemek için kalem kağıt alıp yazıyordunuz!
Sabit Telefonlar: Evlerdeki sabit telefonlar, iletişimin anahtarıydı. Arama yapmak için evde olmanız gerekiyordu. İlk zamanlar evde olmak yetmez santralı beklerdiniz. İlk telefon hatları öyle hemen alınamazdı günlerce beklemeniz gerekirdi.
Mektuplar: Duygularımızı, düşüncelerimizi yazılı olarak ifade ederdik. Bu, bazen çok özel anlar yaratırdı çünkü başka bir çare yoktu. Telgraf ise sadece acil durumlar ve kısa bildirimler için kullanılırdı
Eğlence ve Bilgi Elde Etme
İnternetin olmadığı bir dünyada, eğlence ve bilgiye ulaşmak için farklı yollar arardık. Televizyon, radyo ve kitaplar, en büyük kaynaklarımızdı.
Televizyon: Ailece izlenen programlar, haberler ve filmler, sosyal hayatın merkezindeydi. Herkesin aynı anda izlediği programlar, sohbet konularını oluştururdu. Konu komşu sadece bunun için bir araya gelirdi, hele ki yılbaşı olunca gözümüzü ayıramazdık neredeyse.
Radyo: Müzik dinlemek ve haber almak için radyoları açardık. Radyo, evin her köşesinde yankılanırdı. o zaman için ne büyük nimetmiş de haberimiz yok.
Kitaplar: Bilgi edinmenin en eski ve en güvenilir yolu kitap okumaktı. Kütüphaneler, bilgi hazineleri olarak önemli bir yer tutuyordu. Bir de sanki yapacak başka bir şey de yokmuş hani. O zamanın sosyal medyası bile varsayılabilir kitaplar için.
Sosyal Etkileşim
Mobil telefonlar ve sosyal medya yokken, arkadaşlarla buluşmak ve sosyalleşmek daha farklıydı. İnsanlar, yüz yüze görüşmeyi tercih ederdi. Mahalle arkadaşlığı çok popülerdi ve akşamları eve gelmek bir zulümdü, hem anne baba için hem de eve gelmek istemeyen çocuk için.
Buluşmalar: Arkadaşlarla parklarda, kafelerde ya da evlerde buluşmak, sosyal hayatın vazgeçilmeziydi.
Oyunlar: Dışarıda oynanan sokak oyunları, çocukluğumuzun en güzel anılarını oluştururdu. Saklambaç, ip atlama gibi oyunlar, arkadaşlık bağlarını güçlendirirdi.
Alışveriş ve Bilgi Elde Etme
Alışveriş yapmak da internetten önce oldukça farklıydı. Mağazalara gidip, ürünleri yerinde görmek ve denemek gerekirdi. Alışveriş merkezleri ve dükkanlar, sosyal bir buluşma noktasıydı. İnsanlar, alışveriş yaparken sohbet eder, yeni ürünleri keşfederdi. Ürünleri incelemek için kataloglar kullanılırdı. Sipariş vermek için telefonla aramak gerekirdi.
İnternetsiz ve mobil telefonsuz bir yaşam, belki de daha yavaş ama bir o kadar da derin ilişkiler kurmamıza olanak tanıyordu. Bugün, her şeyin parmaklarımızın ucunda olduğu bir dünyada yaşıyoruz, artık en yakın ve sevdiğimiz arkadaşımız mobil cep telefonları ve uygulamalar. Ama o eski günlerin tadı da bir başka! Sizce, internet ve mobil telefonlar hayatımıza girdiğinden beri en çok neyi özlüyoruz? 🤔
