SAMSUN 0-2 GALATASARAY
Bay haftası yüzünden uzun süredir hasret kaldığımız Galatasaray ligin üçüncüsünün evinde rahat bir galibiyet aldı ama hakemin kart tercihleri ve verilmeyen penaltı ile skandal yönetimlere devam edileceğini açıkca gösterdi. Hakem içinden puan kaybettirmedim ama ne kadar çok sarı kart gösterirsem kardır diye söylenmiştir herhalde. Bu arada Türkiye kupasında yarı finale kaldık ve adını bile söylemek istemediğim rakibi evinde bir kez daha yendik. Bu sonuç aslında kimin daha iyi takım kimin şişirilmiş takım olduğunu da gösterdi. Biz oyunumuza konsantre olduğumuz zaman önümüzde hangi takım olursa olsun favori olamayacağını biliyoruz. Rakipler de biliyor ve buna göre en dirençli kadrolar ile karşımıza çıkıyorlar. As oyuncular yedek kalmıyor, savunma kurgusu değişmiyor ve hedef maçı olarak yönleniyorlar. Kimse söylemese de Anadolu takımlarının bazı takımlara karşı gösterdikleri oyun performansı çok tartışılıp çok incelenmesi gereken bir durum. Yapı deyip algı ile kitleleri uyutmak en kolayı.
Okan hocanın ilk onbiri sağ bek dışında aşağı yukarı bu. Bu oyun Sara’nın yeterince efektif olmasına engel oluyor ama Mertens kadar gol yüzdesi de yüksek olmadığı için katkısız gibi görünüyor. Yunus ve Barış kanatları sezon başındaki gibi iyi çalışırsa idare eder bir durum var. Morata uzun süre yedek kalırsa kalmak istemeyecektir ama iki farklı öne geçilen maçlarda ikinci forvet veya arkası gibi daha önce oyuna girmeli. Bu takım futbol oyununun gol ile güzel olduğunu unutmamalı sürekli geriye oynayarak topu tutarak sonuca gitmemeli. Tamam oyunu kontrol edelim ama risk almadan gol atmak için oynayamaz mıyız? Bir süre sonra bu durum kabak tadı veriyor. Bir kaç hafta önce iyi futbol oynamadığımızı söylüyor iken şimdi deplasmanda alınan üç puanın daha şaşalı olmasını bekliyoruz. Aslında bu bile meselenin bazen de sonuç değil futbol olduğunu söyletiyor gibi. Her ne olursa olsun Galatasaray için hedef Mayıs ayına şampiyon olmak ise sonuna kadar varız. Bizi sürekli saha dışına çekmeye çalışanlara, sarı kart algılarına, yalana dolana ve her şeye rağmen biz buradayız ve ayaktayız.
