PARLAMENTO
Demokrasi ile tüm insanların eşit haklara sahip olarak Dünya’ya geldiğini kabul edip sınırları belli insan topluluklarının kendi kaderlerini kendilerinin tayin etmesi üzerine kurgulanmış ve bunun en önemli organı da parlamento ya da bir diğer deyişle meclis.
Demokrasinin başarılı olabilmesi, kanun yapıcı seçilmiş meclisin belirlediği süreler içersinde tekrar edilen seçimlere göre belirlenen yöneticierin işini iyi yapabilecek nitelikte olmalarına bağlı. Yönetici olarak seçilen insanlar bulundukları toplumun daha iyiye ulaşılamamasından sorumlu olsalar da demokrasinin uygulanması açısından bir problem yok. Demokratik esaslar çerçevesinde yeniden seçim yapılır, parlamento belirlenir ve yöneticiler de bu meclis ile beraber yeniden seçilirek düzenin devamını sağlarlar.
Seçilmiş
Parlamento ülkenin seçilmiş akılla yönetilmesini temin edebilmek için kuralları belirleyecek insanlar topluluğu. Bu yüzden aday olacak kişilerin konusunda ehliyet sahibi ve belli vasıflarda olmaları beklenir. Kaldı ki matematik olarak çoğunluğun yönetme hakkını aldığı bu sistemde azınlığın haklarını korumak ve yaşatmak da demokrasinin en önemli görevlerinden biri.
Tarih öncesinden beri demokrasi bir şekilde var olmuş, önceleri oy verebilme şartları o kadar değişik ve ağır imiş ki, sadece erkekler ve oldukça zengin olmak gibi nüfuz sahipleri parlamento için oy vermişler. Özellikle kadınların çok uzun yıllar bırakın seçilmeyi oy verme hakkının bile olmaması insanlığın en büyük ayıplarından biri. Tıpkı derisinin rengi farklı diye yapılanlar gibi, tıpkı yerel tüm halklara yapılanlar gibi. Biz insanlar için Covid19 gibi global bir felaketen, salgınlardan, virüslerden, hastalıklardan, yangınlardan ve afetlerden hala bir takım dersler çıkarmayacak mıyız?
Yönetim
Parlamento madem ki seçimler ile oluşuyor, o zaman seçilenlerin de bir anlamı olmalı. Yönetimde söz sahibi olmalılar ve ortak bir fikir birliği içerisinde karar almalıdırlar. Ayrıcalık, dokunulmazlık, yüksek gelir, erken emeklilik gibi cazibe haline geldiğinde iş rayından çıkıp ticarete döner ve temsil yeteneğini kaybeder. Sağlıklı bir yönetim, katılımcı ve tüm insanları temsil eden güçlü bir parlamento demokrasi için olmaz ise olmaz. Bunu tekrar sağlamak için yasa ise yasa, her türlü tedbir ve dönüşüm şart.
Bu Dünya’da geçmişte ya da gelecekte hiç bir insanın diğerinden tırnak kadar bile üstünlüğü yoktur. Kimse kimsenin kulu da olamaz kralı da. Dünya’da yaşayan biz insanların birbirimiz ile kavga etmekten daha büyük sorunları var. Bunun farkında varamaz isek ne kavga edecek bir toprak nede bir Dünya bulamayacağız.