KIZ KULESİ

İstanbul dediğimizde aklımıza gelen ilk üç görselden birisi mutlaka kız kulesidir. En güzel İstanbul silüeti için Üsküdar Salacak sahiline gitmelisiniz. Çünkü bu nokta hem tarihi yarımadayı camileri, hem Galata Köprüsünü ve Galata Kulesini hem de eski adıyla Boğaziçi Köprüsünü ve tüm Avrupa yakasını gün batımının tüm renkleriyle yaşama fırsatı sunar.

İSTANBUL 2022

Kız kulesinin esas tarihi boğaz geçisindeki gemileri kontrol etmek ve vergi almak için o bolgede bulunan kayalıklara yapılmış olmasıdır aslında. Ama işin efsane boyutu nedense bize daha cazip geldiğinden olsa gerek bunlar hep anlatılmıştır. Kız kulesinin resmi internet sayfasında yazan efsanelere bakınca;

Kralın Kızı

Kuleyle ilgili anlatılan efsanelerden en bilineni; kral ve kızının hikayesidir. Bir falcı tarafından kızının yılan sokması nedeniyle öleceği hakkında uyarılan kral, kızını koruyabilmek adına Salacak açıklarındaki kayalıklar üzerine kız kulesini inşa ettirir ve kızını bu kuleye yerleştirir. Kral kızına belli vakitlerde sepet içerisinde çeşitli yiyecekler gönderir ve bir gün meyve sepetinin içine gizlenen yılan kralın kızını zehirleyerek ölmesine neden olur.

Battal Gazi

Kuleyle ilgili anlatılan efsanelerden en bilineni; kral ve kızının hikayesidir. Diğer bir efsane ise Battal Gazi hakkındadır. Şehrin karşısına konuşlanan Battal Gazi’yi gören Bizans Tekfuru telaşlanır ve hazineleri ile kızını bu kuleye saklar. Fakat kuleyi ele geçiren Battal Gazi hem hazineleri hem de prensesi alır ve atıyla Üsküdar’ı aşarak yoluna devam eder. “Atı alan Üsküdar’ı” geçti deyiminin kaynağının bu olay olduğu rivayet edilmektedir.

Leandros

Kız kulesi ile ilgili ilk efsane Ovidius tarafından kaydedilmiştir. Efsaneye göre Çanakkale Boğazı’nın batı yakasındaki Sestos’taki Afrodit Mabedi’nde rahibe olan Hero Abydos’da yaşayan Leandros’a aşık olur. Leandros her gece yüzerek Hero’yu görmeye Sestos’a geçer. Bir gün fırtına çıkınca kuledeki fenerin ışığı söner ve yolunu kaybeder ve boğularak can verir. Ertesi gün kıyıdaki cansız bedenini gören Hero’da kendini suya atarak intihar eder. Normalde Çanakkale’de geçen bu efsane 18. Yüzyılda Avrupalı seyyahlar tarafından dönemin “antikite modasına” uygun olarak ün kazanan Boğaziçindeki Kız Kulesi’ne uyarlamışlardır ve kule “Tour de Leandre veya Leandre Tower” olarak da adlandırılmaya başlanmıştır.

FİLATELİST

Kız kulesi tarih boyunca zaman zaman tamir ve onarımlar görmüştür. En son ise 1999 depreminden sonra çelik çapraz destekler yapılarak günümüzdeki görünümünü almıştı. 2021 yılından itibaren bu sefer tamamen etrafı da kapatılarak bir restorasyon sürecine girmişti. Son günlerde çekilen bir gemi geçisinde kulenin üst kısmının tamamen ortadan kaldırıldığı fark edilince yeni bir gündem oluştu. Tarihi yapıların restoreasyon geçirmeleri tabiatları gereği normaldir ama günümüzde daha önce yapılan kötü örnekler Kız Kulesinin de eskisi gibi olmayacağı izlenimini veriyor. Umarım yanılırız ve eskisinden daha güzel bir yapı çıkar ortaya.

KIZ KULESİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir