PAVLİ PANAYIRI

Pevlinanköy’de PAVLİ PANAYIRI adı ile 105. kez düzenlenen bir etkinlik vardı. Dile kolay yüzbeş senedir her Eylül ayında yapılan bir alışveriş ve yeme içme bayramı. Pehlivanköy’ün eski adı Pavli imiş, Pavli’nin aslı Pavula ve bu isim de Hıristiyan azizlerden Aziz Pavulos’tan gelmekteymiş. 46 yılında Roma topraklarına geçen bölge, Avrupa Hun Devleti tarafından işgal edilmiş. 850 yılında Bizans imparatoru III. Mikail, Güneydoğuda kendisine zorluk çıkaran Palivkain aşiretini bu bölgeye getirmiş ve bölge adını bu aşiretten almış.

*

 

Pavli Panayırı 1910 yılından bugüne kadar her sene Eylül 15-20 tarihleri arasında gerçekleştirilen geleneksel bir etkinliktir.  Merkez nufüsu olarak belkide Türkiyenin en küçük ilçe merkezlerinden biri olan ve  sadece merkezinden geçen ipekyolu trenlerinin sesinin bozduğu sakinliği ile bilinen Pehlivanköy Pavli Panayırı ile her Eylül ayında canlanır. Ergene kenarındaki düzlük alanda gerçekleştirilen panayır birçok ziyaretçiyi ilçeye getirmektedir.  Konum olarak Trakya’nın neredeyse ortasına denk gelen ve bir tren durağına sahip olan burası Türkiye’de hala geleneğini yaşatabilen en büyük panayırlardan biri olarak bilinmektedir. Kurulan tezgahlarda yiyecek, içecek, kıyafet ve süs eşyaları satılmaktadır. Panayır süresince orada olan lunapark alanı ise Roman eğlence kültürünü görebileceğiniz güzel bir ortam sağlar. Yaşayan Trakya kültürünü görmek isteyenler için her sene gerçekleştirilen panayır güzel bir fırsat sağlamaktadır.

BALKAN TURU

Kuzu Çevirme

Büyük bir pazar yeri izlenimi veren alanın en ilginç bölümü kuzu ve oğlak çevirmecilerinin sıra sıra dizildiği bölüm olsa gerek. Ayrıca köfte ve sucuk ızgara yüzünden çoğu zaman duman altında kalsanızda hiç susmayan davul zurna sesi özellikle keyif yemeği yanında alkol alanlar için pek rahatsız olmayabilir. Ama siz giderseniz kulaklarınızı buna hazır etmelisiniz. Aslında bu panayırı pazardan ayıran şeyin çeşit ve kalite olarak diğerlerinden fazla ürün bulunması olarak açıklanabilir.

NİBİRU

Dediğim gibi oldukça küçük bir ilçe olduğundan bu kadar fazla sayıda insan 5 gün boyunca burada olunca özellikle tezgah sahipleri ve çalışanları traktör romorklarının içlerini bir yatak ve yaşama odasına çevirip konaklamaya çözüm bulmuşlar. Muhtemelen bu durum zamanla arabaları süsleme ve paylaşma rekabetine dönüşmüş. Anlatılanlara göre panayır neredeyse 24 saat açık ve eğlence dolu oluyormuş. Genellikle yabancı filmlerde gördüğümüz lunaparkı olan panayırlardan birine üstelik çok uzun zamandır sahip olduklarından dolayı kutlamak gerekir. Hiç bir şey almasanız da o ortamı görmek için o tarihlerde oralarda iseniz mutlaka uğramalısınız.

EKŞİ SÖZLÜK

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir