SÜMERLER

Sümerler arkeolojik kazılar ile elde edilen bulgalardan edinilen bilgilere dayanılarak ilk uygarlıklardan biri olarak tasvir ve kabul edilmiştir. Milattan önce 4000 -3000 yıllarında yaşadıkları hesaplanmış ise de özellikle Göbeklitepe’de bulunan arkeolojik keşfin tarihi daha eskilere dayanması ile bu sefer tarihin baştan yazılması gibi büyük değişimlere sebep oldu. Bilim dünyamız özellikle de insanlık tarihi açısından ne kadar eskiye gidilebilirse o kadar şaşırtıcı sonuçlar elde edebiliyor. 

Sümerlere olan odaklanmanın esas sebebi çivi yazıları ile tabletler bırakmaları bunların uzmanlar tarafından tercüme edilmesi olsa da yakın dönemlerde yaşayan Asurlular, Akadlılar, Hititler, Babiller, Pers, Med, Mısır medeniyetlerinin de varlığı, bunun yanı sıra Uzakdoğu’da, Kuzeyde, Amerikada ve Afrikanın diğer bölgelerinde de uygarlık seviyesine ulaşamasa da topluluklar halinde insanların yaşadıkları aşikar. Biz en çok veriyi daha fazla insanın ve daha fazla imparatorlukların boy gösterdiği Mezopotomya ve Doğu Akdeniz bölgesinden edinmişiz. Kim bilir haberimizin olmadığı daha kaç çeşit insan topluluğu var oldu ve yok oldu.

Zaman Hesabı

Dünyanın oluşumu ve yaşı dikkate alınınca şu an bulunduğumuz 2024 yılını da eklersen toplamda bilinen en eski uygarlığın ya da diğer bir deyimle insanlık tarihinin mevcut bilgilerimizle 11000-12000 yıldan daha fazla olmadığı size de çok tuhaf gelmiyor mu. Bu arada Dünyanın yaşı hesaplamalara göre 4.5 milyar yıl. Diyelim ki bu sürenin %99 u oluşum süreci ve canlı yaşamına uygun değil, kalan %1 yani 45 milyon yıl demek. Onu da geçtim 45 de birinde yaşam veya her ne olduysa olmuş olsa bile bu 1 milyon yıl ediyor. Biz mevcut bilimsel verilerimizle bu bir milyonun henüz 15 binine kadar izler bulabildik. Geriye en az 985000 (dokuzyüzseksenbeşbin) yıl kalıyor ve her şey olmuş olabilir. Bu kadar uzun bir sürede kimler geldi kimler geçti bu Dünyadan bilmiyoruz, bilemiyoruz, bulamıyoruz.

KURTLAR VE İNSANLAR

İşte bu sebepten bilimsel verilere dayanılarak sadece bir kaç uygarlıktan edinilmiş bilgilerle bir yaratcının varlığını kabul veya inkar etmek fazla kolaycılık olmuyor mu? Yazılanlara bakılırsa Yaratılış ve Tufana, Emeş ve Entene ilk kez Sümerlerde rastlanmış. Yılbaşı ağacı süsleme, evlilik yüzüğü, nazar boncuğu da ilk olarak Sümerlerde görülmüştür. Oysa bu bizim erişebildiğimiz en eski ilk kaynak olduğu için ilk gibi algılanıyor. Oysa gerçek çok daha farklı olabilir. Sadece Dünya tarihi bile bizim için bu kadar uzak iken Dünya dışının ne kadar uzak olduğunu bilmem söylemeye gerek var mı?  Yaratıcı varsa bu sadece insanların meselesi mi sizce? Büyük düşünün hem de çok büyük!

GOOGLE

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir