ASTROLOJİ
Evren içerisinde bir toz zerresinden bile milyonlarca kez küçük olan Dünya’nın bu durumu düşünülünce astrolojinin ucu bucağı görünmeyen bir derya deniz olduğunu kabul etmek gerekir. İlk insanlar nasıl gökyüzüne baktı ise günümüzde biz de hâlâ gökyüzüne bakıyoruz.
Kanun Var Nizam Var
Dünya için yerçekimi kanunu nasıl bizi etkiliyor ise, Dünya dışındaki nesnelerin de kendi çekim kuvvetleri ile diğer nesneleri etkilemesi o kadar doğal. Bu etkileşim sebebiyle en gözle görülen en bariz olay Ayın bizde oluşturduğu gelgitler. Bunun ötesinde diğer gezegenlerin çekimleri de farklı farklı zamanlarda Dünya’ya etkisi olacaktır. Üstelik bu durum Güneş Sisteminin devri alemi ile tekerrür edip duruyor.
İşte bu döngü yılın belli dönemleri için önceleri 12 şimdilerde de 13 iddia edilmek üzere farklı sembol ve isimlerle burçları ortaya çıkmış. Buraya kadar haydi tamam ama buradan sonrası her burç için yıldızların konumuna bakarak analiz çıkarmak ve bir de gelecek hakkında bir şeyler söylemek çok gerçekçi durmuyor.
Gelecekte Bir gün Gelecek
Yüzyıllardır insanların geleceği merak edip kahinlere, falcılara ve benzeri yollara başvurmaktan vazgeçmediği gibi halen de bu merak bitmemiştir. Hani ünlü bir söz vardır “Fala inanma falsız da kalma” işte bu ilgi astrolojinin gündemde kalmasını sağlıyor.
Dünya dışındaki evrenin incelenmesi yıldızların konumu, diğer gezegenler, kuyruklu yıldızlar ve asteroidler dibine kadar incelenmeli, her hareketleri kayıt altına alınmalı ve gözlemlenmelidir elbette, ancak burada hedef olsa olsa başka alemler, dışarıdan gelebilecek riskler ve yeni dünyalar keşfetmek olmalıdır.
İşte burada Astronomi devreye giriyor “gökbilim” olarak da biliniyor ve astroloji ile karıştırılıyor. Bütün gökcisimlerinin ve evrende dağılmış olan yıldızlar arası maddenin kökenini, evrimini, bileşimini, uzaklığını ve hareketini inceleyen astronominin bir diğer dalı astrofizik ise, gökcisimlerinin ve evreni oluşturan maddenin fiziksel ve kimyasal özelliklerini konu edinen bir dalıdır.
Yaklaşık sekiz milyar insanın gelecek aksiyonlarını sadece 12 veya 13 farklı zaman dönemine göre ayrı ayrı belirleyebilmek gerçekten büyük maharet(!) ister. Ancak toz zerresi kadar yerimizin bile olmadığı evrende tıpkı her insanın farklı parmak izi olması gibi yıldızların konumu da farklı farklı olacağından karakter ya da davranış analizine hiç itirazım yok. Ama Astrolojinin gelecekten haber verme beklentisi Dünya’nın ve sistemin döngüsüne göre tekrarlanacak olayları bilmek gibi bir matematiğe dayanmadığı sürece bir eğlence olmaktan öteye gidemeyecektir.