365 gün altı saat sonra dünya başladığı yere dönüyor ama üzerinde yaşayan biz tüm canlılar başladığımız yere dönemiyoruz. Bilmem ne kadar zamandır bu böyle devam edip duruyor ve bu hesaplar yapıldıktan sonra da geriye dönmeyişimizi kutluyoruz herhalde. Bizimkisi yeni döngünün daha iyi olması için umut tazelemek bunu da herkesle paylaşmak.
Yıl Sonu – Yıl Başı
Yılbaşı tek başına bir şey ifade etmiyor aslında çünkü biz aynı zamanda yıl sonunu da kutluyoruz. Özellikle de 2020 yılının gidişini diğer yıllara göre daha bir nefretle iyi ki bitti diyoruz. 2021 yılına ise tüm insanların katılımıyla daha sağlıklı ve huzurlu bir yıl olması için son günlerin moda deyimiyle evrene mesaj gönderiyoruz. Aslında bu geri sayma işlemi o kadar süregelen ve garip bir durum ki özel uçağı olan bir insan Yeni Zellanda’dan başlayarak batıya doğru sürekli uçması halinde geçeceği her saat dilimi kadar geri sayım yapmış o ve o kadar sayıda yılbaşı geçirmiş olacaktır.
2020
Dünya olarak aynı takvim ve zaman dilini kullanmak uluslarası ticaret ve dolaşım açısından karmaşa yaratmaması adına olması gereken bir durum. sanırım Dünya’nın her ülkesi de az ya da çok bu dönüşüm zamanını bir şeklide kutluyor. Ama özellikle de bizim ülkemizde yılbaşı hakkında bitmeyen tartışmalar yıllardır sürüyor. Hıristiyanların Noel olarak adlandırdıkları Hz. İsa’nın doğuşunu kutladıkları 25 Aralık ile yılbaşı aynı tatil dönemine rastlamış olmasından olsa gerek ve özellikle de onları taklit etmenin uygunsuz olacağı iddiasıyla bir düşmanlık aldı başını gidiyor.
Mesele sadece taklit etmemek ve yaptıklarını yapmamak ise size burada binlerce taklit edilen ve bırakın taklidi onları yaptıklarını birebir kullandığımız o kadar çok şey var ki, kendimizin bulduğu ve sadece bize ait olan şeyleri bulmakta bile zorlanırız. O yüzden bu onlar gibi olmak meselesi geçerli bir argüman değildir.
İmanın Altı Şartı
Bir de şu açıdan bakalım; bizim dinimiz hani son din olup Hz. Muhammed’den sonra peygamber de gelmeyecek diye öğretildi ya bize, hatta imanın 6 tane şartı var ve onlardan biri de peygamberlere inanmak değil mi? Peki o zaman Hz. İsa’nın peygamber olduğunu da iman ederek kabul ettiğimize göre onun doğum gününü sembolik olarak kutlamanın (ki zaten kutlamıyoruz) bir zararı olmadığı gibi tam tersine inkar etmenin ise iman şartları açısından mahzurlu bile olabilir. Bizim dinimizin tüm dinleri kapsayan bir şemsiye gibi hepsini içine alacak bir yapıda olması akıl gereğidir.
Gerçek inanan kişiler akılları ile davranırlar ve yaratıcının birliğine olan inançlarını asla kaybetmezler. Çünkü imanın ölçüsü derinlerdedir ve kimde ne kadar olduğunu hiç bir ölümlü bilemez.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Noel
+ There are no comments
Add yours